4 Ekim 2013 Cuma

Anaokuluna başlarken...

ÇOCUĞUN DİLİNDEN...

Annecim, babacım;
Beni okula göndermeyi düşündünüz ve uzun uzun araştırdıktan sonra benim için en iyi yer olduğuna karar verdiğiniz bir okula kaydımı yaptırdınız. Ben size okula başlarken neler yaşayacağımı, neler hissedeceğimi, sizi nelerin beklediğini anlatmak için bunu yazdım.
Siz beni okula; belki sosyalleşmem için arkadaş edinmem için, belki bilişsel gelişimimin desteklenmesi için, belki de zorunluluktan gönderiyorsunuz. Bilemem… Umarım orayı severim.             Şimdilik nasıl bir yer olduğunu bilmediğim için ürkek bir heyecan var içimde. Hem gitmek istiyorum, hem beni neyin beklediğini bilmediğim için korkuyorum. Ben de bu yüzden sizin neler hissettiğinizi gözlemlemeye başlayacağım. Eğer sizin kaygılı, tedirgin olduğunuzu hissedersem ben daha çok kaygılanacağım, okuldan korkacağım ve gitmek istemeyeceğim. Eğer sizin mutlu bir heyecan içinde olduğunuzu görürsem ben de çok mutlu olacağım. Diyeceğim ki “annem babam ben okula gideceğim için seviniyor, demek ki okul çok güzel bir yer.” Gördünüz mü işte! 
Benim hislerim sizden çok etkileniyor. Okula mutlu gitmemi istiyorsanız, siz de mutlu olun. Beni okula götürürken sizi daha çok gözlemleyeceğim, mutlu olduğunuzu görürsem ben de rahatlayacağım. Biliyor musun, okuldaki öğretmenler bunu bildiği için çocuklar okula geldiğinde onları çok mutlu karşılıyorlarmış, çocuklar da böylece biraz daha rahatlıyormuş.
Ben okula ilk başladığım zaman oradaki oyuncaklar beni çok mutlu edecek. Onlarla oynamaktan zevk alacağım için ilk birkaç gün hevesle gideceğim okula; ama daha sonra bazı şeylerden canım sıkılacak gitmek istemeyeceğim belki de... Mesela orada 3 kere yemek yiyeceğim. Eee ben belki yemeğe gitmek istemiyorum, oyunuma devam ediyorum! Orada her şey hep beraber yapılıyormuş ve her şeyin saati varmış; o yüzden ben de canım istemese bile gidecekmişim. Bir de orada çok çocuk varmış. Benim sınıfımda bir sürü çocuk olacakmış. Ben o çocukları ileride çok seveceğim, hepsi arkadaşım olacak ama ilk başta hepsinin benim öğretmenime “öğretmenim” demesi hoşuma gitmeyecek, öğretmenimi kıskanacağım. Hepimizle eşit şekilde ilgilenecek ama ben sadece benimle ilgilenmesini isteyeceğim. 
Bir de sabahları erken kalkmak zorunda olduğum hoşuma gitmeyebilir. İşte bu anlattıklarımdan dolayı bir süre sonra gitmek istemediğimi söyleyebilirim. Bu tepkiyi okula başladıktan bir süre sonra vermem sizi tedirgin etmesin.
 Biliyor musunuz okula başlayan çocukların %90 ‘ı alışma döneminde ağlarmış. Belli bir süre okula ağlayarak gelirmiş ama annesi babası onu kreşe bırakıp kapıdan çıktıktan sonra hemen keyiflenirmiş, unuturmuş her şeyi, oyununu oynarmış. Annelerin babaların da aklında hep çocuklarını ağlayarak bıraktıkları kalırmış. Boşu boşuna üzülürlermiş. Eğer siz beni bırakırken ben ağlarsam sakın üzülmeyin; çünkü siz okuldan çıktıktan sonra ben hemen sakinleşiyorum ve oyunuma başlıyorum.
 Bu alışma döneminde biraz sizi zorlayacağım. Okula ağlayarak bırakmaya başladığınız zaman ben başka tepkiler de vereceğim. Uyku düzenim bozulabilir, uykuya geçmekte zorlanabilirim ya da uykudan ağlayarak uyanabilirim. Size küsebilirim. Size naz yaparsam, sizinle konuşmazsam belki üzülüp beni göndermekten vazgeçersiniz. Belki de size çok fazla bağlanırım. Dizinizin dibinden ayrılmam, sürekli ilgi isterim. Beni uyandırdığınız zaman hemen okula gidecek miyim diye sorup evet derseniz ağlamaya başlayabilirim. Eğer ağlamam faydalı olmazsa kendimi yere de atabilirim. Belki kendime zarar verirsem beni götürmekten vazgeçersiniz. Bazen hasta numarası yapabilirim. Karnımın çok ağrıdığını söyleyebilirim. Hasta olursam bana kıyamazsınız diye düşüneceğim. Bazen okulu sevmediğimi orada çocukların, öğretmenlerin bana kötü davrandığını söyleyebilirim. Belki orada beni üzdüklerini sanırsanız evde kalmama izin verirsiniz. Bunları bir süre denedikten sonra eğer bana kararlı ve net tepkiler verebilirseniz, beni bu yaptıklarımdan ve söylediklerimden sonra yine okula götürürseniz; o zaman sizi kararınızdan vazgeçiremeyeceğimi görüp bırakacağım böyle davranmayı.  
Okula başladığım ilk günler hatta ilk haftalar okulla ilgili hiçbir şey anlatmak istemeyeceğim size. Sizi hala kararınızdan vazgeçirmeye çalıştığım için orada mutlu olduğumu, keyif aldığımı görürseniz vazgeçmezsiniz diye size okulda neler yaptığımı anlatmayacağım. Siz anlatmam için tekrar tekrar sordukça ben hiç anlatmayacağım. Bu süreç böylece uzayacak. Eğer siz bana bir şey sormazsanız, bana zaman verirseniz ben kısa bir süre içinde size kreşimi, arkadaşlarımı, öğretmenimi anlatmaya başlayacağım.
Başlangıçta sizi biraz zorlasam da ben bu okulda çok mutlu olacağım. Arkadaşlarımı çok seveceğim. Bir sürü de yeni şey öğreneceğim. Sizden sadece bir ay benim bu tepkilerime sabretmenizi istiyorum annecim ve babacım…


1 yorum:

  1. Çok güzel bir yazı Şebnem'cim,her çocuğun ve anne babanın başından geçecek şeyler bunlar.Seneye sıra Ahmet Tuna'da :)

    YanıtlaSil